Bu Blogda Ara

2 Ağustos 2018 Perşembe

BU GÜN, YARIN VE 100 GÜNLÜK EYLEM PLANI

8 Ağustos da açıklanacak 100 günlük eylem planı ile üzeri balla kaplı 100 kazık açıklanmayı bekliyor. İlk kazıklar doğal gaz ve elektrik ile başladı. Bunlar o 100 kazığa dahil değil. 100 günlük eylem planı geçmediğin köprülerin, tüp geçişin, ücretli oto yolların devlet garantisinde ki ödemelerinin nasıl olacağını gösterecek. Tabii bu dolar ile yapılacak bu ödemelerin doların hızını daha da arttıracağını, bunun da yeni zamlara neden olacağı kesin. Tabii bu noktaya gelişimizin tek sorumlusu dış güçler. İç güçler masum.
Bu durumdan nasıl çıkılır bilemiyorum çünkü sorumluların durumun kritikliğinden haberdar olmadığını sanıyorum. Hala gösteriş ve şaşa peşinde görünüyorlar. Sürekli yükselen devlet garantili dolar ödemeleri için istediğiniz kadar TL toplayın, hatta bunun çok üstünde TL toplayın dolar ödediğiniz sürece dolarda ki artışı önlemeniz mümkün değildir. Bunun diş güçler, bizi kıskananlar ile bir ilgisi yoktur. Bu bir matematik işlemidir.
İthalatımızı azaltıp, üretiminizi arttırıp, ihracatınızı artırıp dolar elde etmediğiniz sürece başka çözüm yoktur. Türkiye yi satarak bunu çözemeyiz. Türkiye'nin gidişini sağlıklı görmeyen ülkeler sattığınız mülklere de itibar etmeyeceklerdir. Araplarda Türkiye'nin kendi ülkelerinden gittikçe farkı kalmadığı için Türkiye ye gelmekte pek de istekli değiller artık. Nereden mi vardım bu sonuca? İltica için Arap topraklarını değil Avrupayı canları pahasına tercih etmelerinden.
Nasıl mı çıkacağız bu durumdan?
Önce devlet şunu kabul etmeli. Enflasyonu, büyümeyi, işsizliği ve diğer ekonomik verileri emir komuta ile istediğiniz değerlerde gösterebilirsiniz fakat ekonominin evrensel kanunları ve neticeleri vardır. Önce bunun kabul edilmesi, durumumuzun ciddi olduğu ve tüm sorunların ekonomi bilimi çerçevesin de çözümlenebileceğini kabul etmemiz ve pembe rüyalardan uyanmamız gerekir. Ekonominin kanunları çerçevesinde milli bir dayanışma ve devletten başlamak üzere tasarruf tedbirleri uygulayarak tüm gücümüzle üretim ve ihracata yönelmektedir. İnşaat sektörü değil, ihracata yönelik katma değer yaratacak sektörlere devletçe, özel sektörce yatırımlar yapmak ve ihracat seferberliği başlatmak gerekir. Yerli mala özendirmek, lüks ithal mallara bağımlılığı ortadan kaldıracak politikalar üretmek gerekir. Bu günü atlatalım değil, yarını kurtaralım sloganı ile devrim yaratmak gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder